Hamileliğin 7. ayı, 25. gebelik haftasıyla başlayıp 30. gebelik haftasıyla sonlanır. Yedinci aya girişle birlikte gebeliğin son trimesterine de adım atılmıştır. Artık son üç aya giren anne ve bebekte ciddi değişimler olacaktır.
Doğumun yaklaştığı bu süreçte erken doğum ihtimali de ön plana çıkmıştır. Anne adayları artık doğum belirtilerine karşı donanımlı olmalıdır. Erken doğum konusunda ihmal olmaması için doktor kontrolleri aksatılmamalıdır.
İçerik
Hamileliğin sonuna doğru yaklaşırken, midedeki rahatsızlıkların hızla arttığı bir döneme de girmiş olunuyor. Doğal olarak beslenme konusunda daha titiz davranmak gerekiyor.
Mide yanması basit bir sorun gibi görünse de mideyi ve boğazı tahriş edebiliyor. Bu nedenle mideyi rahatsız edecek besinlerden mümkün olduğunca uzak durulmalı.
Hamileliğin bu döneminde yiyecekleriniz midenizi rahatlatma etkisi olacak şeyler olmalıdır. Günlük beslenmenize aynı özenle devam ederken; bir takım ufak değişiklikler yapmanız gerekir. Örneğin yemeklerinize artık hiç acı kullanmamalı ve tuz miktarını fazlasıyla azaltmalısınız. Salata türü doyurucu besinler tercih edebilirsiniz. Tavuklu salata, fırında sebze türlüsü, yeşil salatalar, ızgara köfte tercih edebilirsiniz.
Kabızlığı önlemek ve rahatlatmak için yemeklerinizde bol zeytinyağı kullanabilir, sıvı miktarınızı artırabilirsiniz. Ek olarak yoğurdu öğünlerinize ilave ederseniz prebiyotik bakımından zengin beslenmiş olursunuz. Gün içinde elma yerseniz mide yanmanızı hafifletebilirsiniz.
Mide rahatsızlıklarının, kabızlığın en yüksek seviyede hissedildiği yedinci ve son aylarda, yedikleriniz bu rahatsızlıkları tetiklememelidir. Dolayısıyla acı, lifsiz, katı beslenme tipinden uzak durulmalıdır. Tansiyon sorunun ileri seviyede görülmeye başlamış olma ihtimalinden dolayı tuz tüketimi en minimum seviyeye indirilmelidir.
Hamileliğin yedinci ayında güne limonlu ılık suyla başlayabilirseniz; kendinizi daha dinç hissedebilirsiniz. Limonlu su sonrasında iki yumurtalı, bol yeşillikli, kalsiyum açısından zengin bir kahvaltı yapmalısınız.
Kahvaltıdan sonra açlık hissederseniz biraz çiğ kuruyemişle, yoğurt tüketebilirsiniz. Öğle yemeğinde tavuklu salata, sulu sebze yemeği ideal olacaktır. Öğle öğününden sonra biri meyve biri farklı bir besin grubu olmak üzere iki ara öğün yapabilirsiniz.
Akşam yemeğinde hayvansal protein, sebze yemeği, yoğurt veya ayran tercih edebilirsiniz. Yatmadan önce bir kase yoğurt ya da bir bardak ayran tüketebilirsiniz.
Hamileliğin son trimesterine girildikten sonra artık biraz daha dikkatli olmak gerekiyor. Karın iyice büyüdüğünden pek çok egzersizi artık yapamayacaksınız.
Hamileliğin son zamanlarında genellikle yürüyüş önerilirken; bazı özel durumlarda anne adaylarına dinlenme önerilebilir. Bu ay içinde yapacağınız egzersizlerin doğumu tetiklemeyecek ve kendinizi zorlamayacak türde olmasına dikkat etmelisiniz.
Egzersiz olarak kabul görmese de hamilelik yogası bu dönemdeki en rahatlatıcı egzersizdir. Gebelikte riskler söz konusu değilse yürüyüş yapılmasında da bir sakınca yoktur. Aşırıya kaçmadan, kendinizi yormadan, günlük 45 dakika ile 60 dakika arasında tempolu yürüyüş yapabilirsiniz.
Hamileliğin 7. ayında düşük ve benzeri ilk dönem riskleri tamamen ortadan kalkmış olduğundan egzersize engel olabilecek çok farklı durumlar ortaya çıkmaktadır.
Gebeliğin sonuna doğru gelmiş olmakla ve doğumun yaklaşmasıyla birlikte anne adaylarında erken doğrum riski, rahim ağzı açıklığı, plasenta previa gibi tehlikeler söz konusuysa egzersiz doktor tarafından yasaklanır.
Gebelik sonuna bir adım daha yaklaştığınız yedinci ayda artık daha çok doğuma yönelik bilgiler almaya yarayacak testlere yoğunluk verilir. Hamileliğin bu ayında gebelikte bir sorun yoksa tek bir gebelik izlemi yapılır. İzlemde tansiyon ölçümü, kilo kontrolü yapıldıktan sonra 25. haftada anneye tetanos aşısı yapılmaktadır.
Hamileliğin 7. ayında anne adaylarına şeker kontrolü yapılmaktadır. Zorunlu bir uygulama olmayıp yapılması genellikle önerilmektedir. Şeker yüklemesi yapıldıktan sonra anne adayından kan alır ve şeker kontrolü yapılır.
Şeker yüklemesi yaptırmak istemezseniz; açlık-tokluk kan şekerlerinize baktırabilirsiniz. Bu aylarda ayrıca kan uyuşmazlığı kontrolü de yapılmaktadır.
Hamileliğin yedinci ayında gidilen gebelik izleminde ultrasonla muayene kesinlikle yapılır. Ultrasonda bebeğin boy kilo ölçümü yapılacak, plasentanın durumuna bakılacak ve amniyon sıvısı kontrol edilecektir.
Erken doğum riski varsa rahim ağzının açılıp açılmadığına ve kasılma olup olmadığına da bakılabilir. Erken doğum riski olan anne adaylarını doktor, NST cihazına da gönderebilir.
Doğumun iyice yaklaşmasıyla birlikte anne adayları için günler daha zor geçmeye başlamıştır. Ağırlaşmış olmak ve karnın büyümüş olması anne adaylarının hareketlerini fazlasıyla kısıtlamıştır. Bu biraz can sıkıcı olduğundan anneler gergin olabilir.
Uykusuzluk, uykuya dalıca farklı ve içe işler rüyalar söz konusu olabilir. Hamile rüyaları oldukça yoğun olmakta ve uyku sonlandığında akılda kalmaktadır.
Gebeliğin bu ayında bazı anne adaylarının göğüslerinden kolostrum adı verilen sıvı gelebilir. Bu durumda kesinlikle göğüsle oynanmalı, göğüs ucu sıkılmamalıdır. Fazlasıyla büyümüş ve ağırlamış olan rahim, akciğerlere, diyaframa, diğer iç organlara baskı yapabilir.
Baskı, anne adaylarının nefes almakta güçlük çekmesine yol açabilir. Bacaklara binen ağırlık, kan akışındaki yavaşlık özellikle bacaklarda varisli damarların görünmesine neden olabilir.
Bu ay içinde anne adaylarında genital bölgede ağrılar, batmalar görülebilir. Endişe edilecek bir durum olmadığı gibi son derece normaldir. Kalçalarda ağrılara hissedilebilir ki bu ağrı bacaklara kadar vurabilir. Ağrı kesici almadan rahatlamanın yollarına bakılmalıdır.
Bu aya giriş yapmakla birlikte ödem konusunda ciddi bir artış yaşanabilir. Sabah kalkan anne adayları ellerinin, ayaklarının şişmiş olduğunu fark edebilir. Bol sıvı tüketip az tuz tüketmekten başka bir çözümü olmasa da hafife de alınmalıdır. Ödem, yüksek tansiyonla birlikte gebelik zehirlenmesi gibi ciddi rahatsızlıkların belirtisi olabilir.
Anne adaylarında, yedinci ayla birlikte kaygı seviyesi her geçen gün artmaktadır. Doğum korkusu, doğumda kötü bir şey olacak korkusu, evde doğum yapma, hastaneye yetişememe korkusu bir araya gelmiş ve anneyi endişeli bir hale sokmuştur.
Korku ve kaygılar konusunda anne adaylarının mutlaka destek alması gerekir çünkü stresli bir yaşam biçimi hem kendilerine hem bebeklerine zarar verir. Doğumdan korkmanın yersiz olduğunu, dünyada milyonlarca kadının bunu yapabildiğini ve tekrar yaptığını unutmamak gerekir.
Gebeliğin son üç ayına girilmesiyle birlikte cinsellik konusunda artık daha dikkatli olunmalıdır. Gebelikte cinsel ilişki anne kendini rahat hissedene kadar ve sağlık açısından bir sorun olmayana kadar devam edebilir. Ancak gebeliğin ilk üç ayı gibi son üç ayı da farklı tehlikeler barındırmaktadır. Bu nedenle yedinci ay ve sonrasında cinsel ilişki konusunda dikkatli olunması; doktor onayının alınması en doğrusudur.
Gebeliğin son trimesterine girdikten sonra cinsel ilişkide bazı noktalara dikkat etmek gerekir. Sperm içerisinde bulunan bir hormonun rahim ağzının açılmasını tetiklemesi, göğüs ucundaki uyarılma ile gelen orgazmın rahim kasılmalarına yol açması gibi nedenlerle cinsel ilişkinin sıklığı mutlaka azaltılmalıdır.
Ek olarak göğüs uyarılmasından kesinlikle kaçınılmalıdır. Hamileliğin son üç ayında erkeğin prezervatif kullanması; spermdeki hormonların rahim ağzını tetiklemesini engelleyecektir.
Çoğul gebeliklerde hamileliğin son üç ayında ilişki yaşanması kesinlikle yasaklanmıştır çünkü erken doğrum riski, tekil gebeliklerle oranla daha fazladır.
Nedeni tespit edilmemiş kanamalar, NST’de sancı çıkması, rahim ağzının az da olsa açılması, plasenta previa durumunun var olması yedinci ve sonraki aylarda cinsel ilişkiye engel olan durumlardan bazılarıdır. Doktorunuz kontrol sırasında bir sorun fark etmiş cinsel ilişkiyi yasaklamışsa bu karar uyulmalıdır.
Hamileliğin yedinci ayı altı hafta kadar sürmektedir. Gebelik haftalarıyla ilgili hesaplamalar pek çok uzmana göre değişiklik gösterebilir. Normal hesaplamalara göre gebelik aslında 10 ay gibi görünmektedir.
Yumurtlama tarihinin belirsiz olması, ayların her zaman dört hafta ile bitmemesi gibi nedenlerle gebelik haftalarında hesaplama farklı işlemektedir.
Boyu 22 cm’e ulaşan bebeğin kilosu ise 730 ila 750 gram arasında değişiklik göstermektedir. Bebek görünüm açısında artık tam anlamıyla yeni doğmuş bir bebeğe benzemektedir. Bebeğin omuriliğindeki sinir sistemine dair oluşumların tamamı oluşmuş ve gelişmiştir.
Akciğerlerin artık yavaş yavaş çalışmaya başlamasıyla birlikte bebek içinde bulunduğu amniyon sıvısını ciğerlerine alıp vererek nefes alır. Hıçkırıklarının sayısı bu sebeple artmıştır ki hıçkırıkları sürekli hissedebilirsiniz.
Bebeğin kulak yapısı tamamen gelişmiş olduğundan; bebek yüksek seslere tepki verebilmektedir. Önceden tomurcuklanan süt dişleri bu hafta gelişmektedir. Bebek artık cilt altında yağ dokusu biriktirmeye başlamıştır.
Bebeğin bu hafta kilosu 850 gram ile 900 gram arasına ulaşmış durumda. Topuktan itibaren ölçülen boyu bebeğin bacak boyuna göre değişeceğinden ortalama boyu baş-pop arası mesafede 23 cm’dir. Bu haftayla birlikte bebeğin artık daha aktif olduğu bir dönem başlamaktadır.
Bebeğe ultrason ile bakıldığında, bebek yüksek sesli ortama, karanlık ortama ya da çok ışıklı ortama geçtiğinde beyin dalgalarıyla yanıt verecek duruma gelmiştir. Beyin fonksiyonları tamamlandığından artık her şeyi bilinçli olarak yapmaktadır.
Bebeğin gözleri yakın bir zamana kadar tamamen kapalıydı ama artık gözlerini daha sık açıp kapatmaktır. Göz yapısına dair her şey gelişimini tamamlamıştır. Güçlü bir ışıkta bebeğin tepkisiyle karşılaşabilirsiniz.
Gelişimi hala devam oluşum akciğerlerdir ve gelişimi en son tamamlanacaktır. Bu haftalarsa doğan bebeklerde bu nedenle solunum sorunu yaşanır. Erken doğum riski olduğunda ise akciğer geliştirici iğne yapılmaktadır.
Baş-pop uzunluğu 24 cm’e ulaşan bebeğin, tam boyu ise ortalama 37 cm civarındadır. Kilosu 950-1000 civarında olan bebeğin artık belirli bir yüz siması vardır. Bebek hareket ettiğinde annenin karnına dışarıdan bakan birisi bunu rahatlıkla fark edebilir.
Bebeğinizin artık belirli bir uyku düzeni vardır. Kendince belirlediği belli zamanlarda uyur ve uyanır. Babasının sesini tanıyıp ayırt edebilen bebek, kulakları verniksle dolu olduğundan sesleri boğuk olarak almaktadır. Bu hafta sonrasında dünyaya gelen bebeklerin hayatta kalma olasılığı oldukça yüksektir.
Bebeğin baştan ayağa kadar ölçülen boyu 40 cm’e ulaşmıştır. Kilosu ise ortalama 1100’e kadar çıkmış olabilir. Bebek dışarıdaki hayata hazırlanmak için artık çoğunlukla kilo almaya başlar. Bebeğin kas dokusunda bu haftadan sonra ciddi bir artış görülür. Bebeğiniz derin uykuya daldığında muhtemelen rüya görmeye başlamıştır.
Bebeğin en önemli ve en son gelişe organları akciğerleri artık dışarıda yaşama ayak uyduracak uygunluğa gelmiştir. Bebeğin sıvı içerisinde kalmasına bağlı olarak cildi hala kırışık formdadır ama yağ birikimi hızla devam eder. Bu haftadan sonra doğan bebeklerin hayatta kalma şansı %90 kadar yüksek bir orandadır.
Rahim normal büyüklüğünün kat be kat fazlasına ulaşmasına karşın; bebekte büyüdüğünden artık içerde daha zor hareket etmektedir. Bebeğin hareketleri zorlaşmış ve yavaşlamıştır. Hareketler güçlendiğinden daha hissedilir ve gözle görülür olmuştur.
Bebeğin hareketlerinde azalma hissetmeniz çok normaldir ama bebeğin uzun süre hiç hareket etmemesi durumunda kontrol etmenizde yarar vardır. Bebek uzunca bir zaman hareket etmemişse önce bir bardak su için ve yan uzanıp bebeğin hareket etmesini bekleyin. Bir saat içinde hareket gelmediyse şekerli bir şeyler tüketerek tekrar deneyin. Bebek hala harekete etmiyorsa mutlaka doktorunuza danışın ve ultrason kontrolüne gidin.
Hareket konusunda çok evhamlı olmamanız da yarar var. Gündüzleri anne hareketli olduğundan bebek bu haftalarda bu sarsıntıysa sürekli uykuya dalabilir. Anne dinlenirken bebeğin hareket sayısı daha fazla olmaktadır.
Bebek bu haftalarda rahim dışından ışığı algılayıp kafasını ışığa tepki olarak ters çevirebilir. Gözleriyle sağa sola bakabilecek duruma gelen bebeğinizin, kemik iliği artık kan hücrelerini yapabilecek gelişime ulaşmıştır.
Bebeğin boyu bu hafta sonunda 42,5 cm’e kadar ulaşmıştır. Kilosu 1300 ile 1500 gram arasında değişen bebek iyice büyüdüğünden hareket alanı fazlasıyla kısıtlanmıştır. Vücuttaki yağlanma hızla devam etmekte ve bebeğin cildi kalınlaşmaya başlamaktadır. Başı artık vücudundan büyük değildir ve orantı sağlanmıştır.
Bu haftada bebek kendi vücut ısını ayarlayabilecek duruma gelmiştir. Solunum hareketi daha fazla olmaya başlamış ve hıçkırıklarda artış görülmüştür. Bebek vücudunu rahatça hareket ettiremediğinden sıklıkla ellerini ve ayaklarını oynatmaktadır.