Martin Luther King 1929 yılında Atlanta’da dünyaya gelmiştir. Sosyoloji bölümünden mezun olan King, 1951 tarihinde ilahiyat lisansını almış ve Boston Üniversitesi’nde de doktorasını tamamlamıştır. Eğitimini tamamladıktan sonra Baptist Kilisesinde papaz olarak görev almıştır. 1953 yılında evlenen King, 4 çocuk sahibidir.
Irk ayrımcılığının yoğun olarak yaşandığı dönemde yaşamış olan Martin Lunger King, gençlik yıllarından beri renkler arasındaki ayrımın sona ermesi için mücadele etmiştir. İnandığı düşüncelerinin arkasından gitmek için hayatı boyunca tereddüt etmemiş olan King, çeşitli boykot ve gösterilere katılmıştır.
15 Ocak 1929 yılında Georgia eyaletinin en büyük kenti olan Atlanta’da doğmuştur. Gerçek ismi Michael Luther King’dir. Anne ve babasının ortanca çocuğu olan King, lise eğitimini tamamlayana kadar Atlanta’da kalmıştır.
Kendisi gibi birçok siyahi insanla birlikte eşitlik savunucusu olan King, Mahatma Gandhi’yi kendisine örnek almış ve inandıklarından hayatı boyunca vazgeçmemiştir.
Liseden sonra babası ve dedesinin mezun olduğu okulu tercih etmiş ve Marehouse Koleji’ne gitmiştir. Gittiği kolejden 1948 yılında oldukça iyi bir not ortalaması ile dönmüştür. Ancak okuduğu kolejin rektörü olan Benjamin Mayers’den fazlasıyla etkilenmiş ve siyasi bir eylemci olmasındaki düşünceleri ile tanışmasında etkili olmuştur.
Sosyoloji bölümünü başarı ile bitirdikten sonra Teoloji Fakültesine başlayan King, birincilikle bitirdiği fakülte sonrasında da Boston Üniversitesi’nde yüksek lisansını yapmıştır.
Boston’da kaldığı süreçte eşi olacak olan Coretta Scott ile tanışmıştır. 1953 yılında birlikteliklerini evliliğe taşıyan çiftin iki kız iki erkek olmak üzere 4 evladı bulunmaktadır. Yolanda Denise, Martin Luther III, Dexter Scott ve Bernice Albertine adını verdikleri çocukları babalarının izinden giderek iyi birer yurttaş hakları savunucusu olarak bilinmişlerdir.
Amerikan yurttaş haklarının lider savunucularından biri olan Martin Luther King, ilk olarak Washington’da bulunan Lincoln Anıtı’nın önünde yaptığı Bir Hayalim Var adlı konuşması ile büyük ses getirmiştir. 250.000 kişinin dinlediği konuşma ve ayrımcılık karşıtı gösterileri vererek Yurttaş Hakları Yasası çıkarılmış ve ABD’de ırk ayrımcılığı yapmak yasaklanmıştır.
Martin Luther King ‘in günümüze kadar gelmiş önemli başyapıt niteliğindeki diğer eserleri ise; 1958 yılında yayımladığı Özgürlüğe Doğru, 1964 yılında Martin Luther King Hazinesi ve 1968 yılında Bir Düşüm Var adlı eserleridir.
Martin Luther King aldığı sayısız ödülün yanı sıra, ilk aldığı Nobel Barış Ödülü ile bu ödülü alan ilk siyahi olarak da tarihe geçmiştir. 1964 yılında layık görüldüğü Nobel ödülünün yanı sıra 1963 yılında Time Dergisi tarafından yılın kişisi seçilmiştir.
2012 yılında Grammy Hall Of Fame Ödülü, 1977 yılında Başkanlık Özgürlük Madalyası ve 2004 yılında Altın Kongre Madalyası öncü insan hakları savunucusunun aldığı başlıca ödüllerdir. Aldığı birçok önemli ödül ve madalyanın yanında yaklaşık 20 kadar üniversiteden de onursal dereceler ve fahri doktor unvanları almıştır.
Amerika’da siyahilerin özgürlük temsilcisi olan King, Bir Hayalim Var adlı konuşması aradan yıllar geçmesine rağmen günümüzde halen anılmaya devam etmektedir. 28 Ağustos 1963 yılında gerçekleşen konuşmada yaklaşık 250.000 kişiye seslenmiştir.
Efsanevi konuşma aynı zamanda özgürlük savunucusunun pek çok kişiye ilham kaynağı olacak sözlerinin de adresi niteliğindedir. Martin Luther King sözleri her fırsatta barışı, özgürlüğü ve sevgiyi vurgular içeriktedir.
Bir Hayalim Var konuşmasında insanlar arasındaki anlamsız nefretin sebeplerine dair cümlelerde bulunmaktadır.
Yaşamı boyunca barıştan yana olan ve kendi öz haklarını ararken bile şiddete başvurmayan Martin Luther King, 4 Nisan 1968 yılında kendisine düzenlenen silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybetmiştir.
King’e düzenlenen suikast, siyahi sağlık çalışanlarını desteklemek amacıyla Mephis’e gittiği ve burada yaptığı konuşma sırasında gerçekleşmiştir. Konuşmasında da ölümden korkmadığı dile getirmiş ve son konuşması olmuştur.
Son konuşmasını yaptıktan sonra kaldığı Lorraine Motel’in balkonunda iken suikast silahının hedefi olan King, akşamüzeri 6 sularında silahlı saldırıya maruz kalmıştır.
Boğazına isabet eden kurşun sonrasında hemen hastaneye kaldırılmasına rağmen hayatını kaybetmiştir. Suikastın ülke genelinde duyulmasının ardından onlarca şehirde isyan çıkmış ve siyahiler ve King hayranı olan beyazlar haksız ölüm karşısında tepkilerini ortaya koymuşlardır.
Ölümünden 5 gün sonra cenaze töreni düzenlenmiş ve yaklaşık 300.000 kişinin katılımı ile tören gerçekleşmiştir. Suikastın gerçekleşmesinden 2 ay sonra kadar James Early Ray İngiltere Havaalanında yakalanmış ve Amerika’ya teslim edilmiştir.
Yakalanan suikastçı ilk başta suçunu itiraf ederken 3 gün sonra suçunu inkâr etme yoluna gitmiştir. İnkarları sonuçsuz kalan suikastçı 99 yıl hapis cezasına çarptırılırken, henüz ceza evindeyken 1998 yılında vefat etmiştir.
Hayatının son konuşması olarak nitelenen Mason Temple barınağında ölümden korkmadığını ve mutlu bir yaşam sürdüğünü dile getirmiş ve ertesi gün kaldığı otelin balkonunda üzücü suikasta maruz kalmıştır.
Ölümünün ardından ülkede yas ilan edilen King’in mezarı doğup büyüdüğü Atlanta’da bulunmaktadır. Vefatının üstünden yıllar geçmiş olmasına rağmen, yaşanmışlıkları ve geride bıraktığı sözler kendisi gibi eşitlik taraftarı olan birçok insana ilham kaynağı olmaktadır. Bu sebeple her yıl ölüm yıl dönümü büyük bir üzüntü ile anılmaktadır.