Hindistan’ın en büyük isimlerinden biri olan Rabindranath Tagore aynı zamanda dünya edebiyatının öncülerindendir. Bengal dilinin yaşamış en önemli sanatçılarından bir tanesi olan sanatçı, Hint edebiyatında pek çok ürün ortaya koymuştur. Ayrıca Batı edebiyatının Hint edebiyatını tanıması için köprü görevi görmüştür. Kendi kültürünün yayılması ve dünyaca bilinmesi için eserler kaleme alan sanatçı, kendi halkı tarafından çokça sevilmiştir.
Hindistan’ın yoksulluk ve geri kalmışlıkla mücadelesine değinen yazar, ülkede var olan sıkıntıları dile getirmiştir. Ayrıca neredeyse tüm eserlerinde kendi ülkesinin doğal güzelliklerinden bahsetmiştir. Hindistan’ın her yerine hayran olan Rabindranath Tagore, eserlerinde ülkesinin pek çok noktasını anlatmış, yabancılara tanıtmıştır. Bu açıdan merak uyandıran bir yazar olduğunu söylemek doğru olacaktır.
İçerik
Hint edebiyatının önemli sanatçılarından biri olan Rabindranath Tagore, küçük yaşlardan itibaren şairlik dersleri almaya başlamıştır. İlk şiir kitabını 16 yaşında yayımlayan sanatçı daha sonra tüm ülke tarafından tanınmış bir şair olmayı başarmıştır.
Okul yerine özel öğretmenlerden ders alan sanatçı, eğitimini hukuk üzerine geliştirmiştir. Bir süre sonra ailesinin isteği üzerine eğitim aldığını, kendi istediğinin ise çok daha farklı olduğunu fark etmiştir. Hukuk eğitimini yarıda bıraktıktan sonra ailesinin yanına dönen şair burada hem mülkiyeti devralmış hem de yazmaya devam etmiştir.
Hukuk eğitimi aldığı yıllarda İngiliz edebiyatını tanıma fırsatı bulan sanatçı, Hindistan’a döndüğünde de Batı edebiyatıyla yakından ilgilenmiştir. Hem Bengal dilini hem de Batı dillerini araştıran sanatçının iki medeniyet arasında köprü olduğu bilinmektedir.
6 Mayıs 1861’de dünyaya gelen Rabindranath Tagore, Kalküta doğumludur. Bulunduğu bölgenin en gösterişli ailelerine sahip olan sanatçının çevresinde her zaman müzisyen, matematikçi, yazar, gazeteci sanatçılar bulunmuştur. Böyle kültürel yoğunluğun içinde, büyüdükçe daha çok sanata meyilli olmuştur.
8 yaşında şiirle ilgilenmeye başlayan sanatçının 16 yaşında ilk eseri basılmıştır. Sonrasında hukuk dalında eğitim alsa da şair olarak kalmayı tercih etmiştir. Gençliğini hâkimlik yapan kardeşine refakat ederek geçiren sanatçı aynı zamanda inziva içinde şiirlerini yazmaya devam etmiştir.
19 yaşında yayımladığı ilk romanı ile herkesçe tanınan sanatçının daha sonra hayatı boyunca yazmaya devam ettiği bilinmektedir. Kendine özgü farklı bir havası olan Rabindranath Tagore, Hint edebiyatının altın isimlerinden biri olmuştur.
Rabindranath Tagore, şöhretinin arttığı yıllarda herkes tarafından sevilen sanatçılardan biri olmayı başarmıştır. 23 yaşında Mrinalini Devi Raichaudhuri ile tanışan sanatçı onunla evlenmeye karar vermiştir.
Evliliğinin verdiği mutlulukla aşk şiirlerinde başarıya ulaşan sanatçının aynı zamanda çocuk şarkıları yazdığı da bilinmektedir.
Evliliği boyunca 3 tanesi kız olmak üzere 5 çocuğu olan Rabindranath Tagore, gerçek mutluluğu yakaladığını dile getirmiştir. Kısa süre sonra çocuklarının eğitimi için 1901 yılında okul açmaya karar veren sanatçının hayatı alt üst olmuştur. Önce eşini arkasından 2 küçük çocuğunu kaybeden sanatçı daha sonra dünyaya küsmüştür.
1912’de İngiltere’ye gitme kararı alan sanatçı burada da tanınan başarılı isimlerden biri olmuştur. Kısa süre sonra tüm dünyayı dolaşma kararı alan sanatçı hemen her yeri gezmiştir.
Rabindranath Tagore, edebiyatla yakından ilgili olan eğitimini alan isimlerden bir tanesidir. Bunun yanında müzik başta olmak üzere sanatın her çeşidini merak etmiştir.
1930 yılından itibaren resimle yakından ilgilenen sanatçı hiç eğitim almamasına rağmen 2 bin tablo çıkarmıştır. Hemen her resmi müzelerde, evinde yerini almış kıymetli sanat eserleri olarak bildirilmiştir.
Rabindranath Tagore, müziği romanları kadar sevdiğini sık sık dile getirmiştir. Resme yöneldiği yıllarda aynı zamanda beste yazmaya başlamış, şiirlerinin şarkı versiyonlarını düzenlemiştir.
Rabindra Sangeet kalıplarında vokal müzik üslubu geliştiren sanatçı, müzikte yeni kapılar açmıştır. Nihayetinde çalışmalarının sonucunu almış ve “Bütün insanların ruhlarının tek hâkimi sensin” isimli eseri 1950 yılında ulusal milli marş ilan edilmiştir.
Hindistan’ın sanat cevheri olarak tanınan Rabindranath Tagore hemen her alanda kendini ispat etmiştir. Müzik, edebiyat, resim ve eğitim onun ülkesine armağan ettiği en başarılı yapıtları olmuştur. Bunun yanında güzel ve sağlıklı bir hayat sürdüğünü de söylemek gerekir. Ne var ki ne olduğu anlaşılmayan, yataklara düşmesine sebebiyet veren bir hastalığa yakalanmıştır.
Uzun süre hastalıkla mücadele eden sanatçı, 7 Ağustos 1941 yılında hayata gözlerini yummuştur. Sanatçının ölümünün Kalküta’da gerçekleştiği bilinmektedir.
1893 yılında Altın Tekne isimli eserini yayımlayan Rabindranath Tagore, 1896 yılında Çitra isimli eserini yazmıştır. Aynı isimli eser 1942 ve 1961 yıllarında yenilenmiş, yeniden basılmıştır.
1896 yılında Son Hasat isimli eserini yayımlayan sanatçı bir sonraki eserini 1900 yılında vermiştir. Düşler, Adak bu yılda verdiği eserleridir.
En az şiirleri kadar oyunlarıyla da adından söz ettiren Rabindranath Tagore 1892 yılında yazdığı Citrangada ve 1895 yılında kaleme aldığı Malini’ye isimli lirik oyunlarıyla uzun süre takdir toplamıştır.
Pek çok eserinin Türkçeye çevrilmesiyle Türkiye’de de tanınan Rabindranath Tagore en çok 101 Şiir eseriyle bilinmektedir. Şairin Dini, Avare Kuşlar, Meyva Zamanı diğer tanınan eserleri arasında yer almaktadır.
Şairin Türkçeye çevrilen eserleri arasında Aşka Çağrı, Bahçıvan, Sadhana Yaşamın Kavranışı gibi eserler de yer almaktadır.